Allah inancında babanın etkisi

By | 02 Aralık 2023

Çocuklar, okul öncesinde babalarını dünyanın en güçlü, en bilgili ve en maharetli insanı olarak tasavvur ederler. Her çocuk babasının gücü ile övünür. “Benim babam senin babanı döver,” derken çok samimidir. Bunu söylerken bir anlamda “Beni her türlü tehlikelere karşı koruyan bir babam var. Babam varken kimse bana zarar veremez” demek istemektedir. Anne çocuğuna Allah’ın dünyayı ve insanları yarattığım, her şeyi bildiğini ve her şeye gücü yettiğini anlatırken çocuk sorar: “Anne Allah babamdan daha mı güçlüdür?” Anne cevap verir: “Evet çocuğum, Allah babandan daha güçlüdür. Allah’tan daha güçlü bir şey yoktur. Dünyayı, üzerindeki bütün canlıları, güneşi, yıldızları yaratan Allah’tan daha güçlü kimse yoktur.” Çocuk okula başlayınca öğretmeni ile tanışır. Öğretmenin babadan daha bilgili olduğunu düşünür. İlköğretime yeni başlayan iki çocuk okul dönüşü aralarında konuşuyorlardı: “Öğretmenimiz okulda çok şey öğreneceğimizi söyledi.” “Evet. Okumayı, yazmayı ve daha birçok şeyi öğreneceğiz.” “Öğretmenler babalardan daha çok şey biliyor.” “Evet. Babalar da bilir, ama öğretmenler kadar değil.” Çocuk babanın her şeyi bilmediğini ve her şeye gücü yetinciliğini anlamaya başladığı zaman “babanın gücüne sığının,ı” ihtiyacı “Allah’ın gücüne sığınma” ihtiyacı ile yer değişilrecektir.
Çocuk 5 yaşına kadar ben merkezci (egosantrik) bir kişiliğe sahiptir. Kendisini dünyanın merkezinde görür. Herkes ve her şey ona hizmet etmek ve isteklerini yerine getirmek için vardır. Yoktan anlamaz. İstediği şeyin hemen yapılmasını ister. Elindekini başka çocukla paylaşmak istemediği gibi, onun elindekine de sahip olmak ister. Eğer çocuğun her isteğini yerine getiren, davranışlarına sınır koymayan, her yaramazlığına katlanan silik bir baba varsa, çocuk ben merkezci kişilikten kurtulamaz; paylaşmayı, yardımlaşmayı ve işbirliğini öğrenemez. Kural tanımayan, şımarık, tembel, egoist, başkalarının duygularına karşı ilgisiz çocuklar genellikle silik bir babanın ürünüdür. Bu çocuklar büyüdükleri zaman Allah’ın emir ve yasaklarına karşı duyarsız, dinde lakayt olurlar. Baba ve Allah Korkusu Baskıcı ve katı kuralcı ailelerde, baba korkusu ile büyümüş çocuklarda Allah sevgisinin gelişmediği görülmektedir. Çocuk nazarında baba ve Allah otoriteyi temsil eden, kural koyan, terbiye eden ve cezalandıran birer güçtür. Babayı sevmeyen, ancak ondan korkan bir çocukta Allah inancı sevgiye değil korkuya dayalı olacaktır. Bu yüzden anneler çocuğu terbiye etmek için baba ve Allah’la (cehennemle) korkutmamalı.

  1. Baba Figürü ve Sorumlulukları: İslam kültüründe baba, ailenin reisi olarak kabul edilir. Ailenin maddi ve manevi sorumluluklarını üstlenen baba, çocuklarına Allah’a olan bağlılığı öğretme görevini de üstlenir. Baba, çocuğun dünya görüşünü şekillendiren bir rehber olarak önemli bir role sahiptir.
  2. İslam Ahlakı ve Değerlerin Aktarımı: Baba, çocuklarına İslam ahlakı ve değerlerini öğretme konusunda etkin bir rol oynar. Onun davranışları, çocuğun Allah’a olan inancını etkileyebilir. Örneğin, babanın dürüstlük, sabır, hoşgörü gibi erdemlere gösterdiği örnek davranışlar, çocuk üzerinde derin bir iz bırakabilir.
  3. İslam İlimlerinin Öğretimi: Babanın, çocuklarına İslam ilimleri konusunda rehberlik etmesi önemlidir. Kuran’ı Kerim’in öğrenilmesi, dua ve ibadetlerin doğru bir şekilde yapılması gibi temel bilgilerin babadan öğrenilmesi, çocuğun Allah’a olan yaklaşımını güçlendirebilir.
  4. Allah’a Yönlendirilen Dua ve Öğütler: Baba, çocuklarına düzenli olarak Allah’a yönlendirilen dualar etmeyi öğretebilir. Ayrıca, hayatla ilgili zorluklarla başa çıkma, Allah’a güvenme ve şükretme gibi konularda çocuklarına öğütlerde bulunarak manevi yönlendirmelerde bulunabilir.
  5. Sevgi ve Şefkatin İfade Edilmesi: Baba, çocuklarına sevgi ve şefkatle yaklaşmalıdır. İslam öğretisine göre, sevgi ve şefkat aile içinde önemli bir değerdir. Baba, çocuklarına sevgi dolu bir ortam sunarak, onların Allah’a olan sevgi ve güvenini artırabilir.
  6. Model Olma ve İslam İlkelerine Uygun Davranışlar: Baba, İslam’ın temel ilkelerine uygun bir şekilde davranarak çocuklarına model olmalıdır. Adalet, hoşgörü, yardımseverlik gibi değerleri uygulamak, çocuğun Allah’a olan inancını güçlendirebilir.