İş Eğitimi, Ahlâkî Olgunlaşmayı Teşvik Eder

By | 18 Mart 2023

Çocukların bir iş (iş, beceri, sanal) öğretiminden uzak tutulması, onlara ahlâkî ilkelerin kazandırılmasında çeşitli engeller ortaya çıkarmıştır.
“Gününü gün etmeye çalışıyor.” diye oğlundan uzun uzun şikâyet eden bir baba, bir eczanede çalışan on dört-on beş yaşlarındaki iki çocuktan gıpta ile söz etmişti. Bu iki çocuk bütün dünya ile baş edebilecek gibi sağlam duruyordu. Yaşıtlarından daha ağırbaşlıydılar. Üç yıldır okul zamanları dışında bu eczanede düzenli olarak çalışan çocukların okul başarıları da oldukça yüksekti. Bu çocuklar eczanede ne öğrenmişlerdi? a ) Kuvvetli insan izlenimleri edinmişlerdi. Artık tanıdıkları insanlar, hatta onları seven “yakın dostları” vardı. Güçlü bir sosyal çevre içinde güçlü ilişkiler geliştirebiliyorlardı.Bir işi öğreniyor, sürdürüyor olmak onların kendilerine güvenlerini fevkalâde arttırmıştı. Kendilerine sevgileri, saygıları büyüktü. c) Zaman zaman eczanenin gece nöbetlerinde de görev alıyorlar, burada telâşlı, ıstıraplı insanlarla karşılaşıyorlar, hayatın nasıl bir yer olduğuna dair ilk berrak düşünceleri bu şekilde kazanıyorlar ve bütün bir eczane yaşantısından elde ettikleri duygu ve düşüncelerle daha olgun davranıyorlardı. d) Daha ileri yaşlarında hayatlarını kazanabilecekleri bir işi öğrenmekte olduklarından, çok Yoğun bir gelecek endişesi yaşamıyorlardı. Yarın toplumda alacakları yeri şimdiden hak  rahatlığını hissediyorlardı. Hatta denilebilir ki, o yeri artık hazırladıklarına inanıyor gibiydiler. e) Arkadaşları ve öğretmenleri arasında itibar sahibiydiler. Bütün duygulan ve ilişkileri ile insanın, o insanın bazen karıştırdığı bazen durgunlaştırdığı hayatın bizzat öğretmenlik yaptığı bir süreçte *)u Çocuklar ahlâk ve karakterde ciddi bir olgunluk noktasına gelmişlerdi. Prof. Dr. İbrahim Canan, dini ölçülere göre bir çocuğun bir işi öğrenmiş olma yaşının oıı beş olduğunu ifade ederek babanın çocuğuna meslek öğretme görevini Kâbusname’den bil ifadeyle belirtir: “Atalık h ve şefkat resmin yerin e getirmiş olmanın şartı…” On beş yaş ortalama bir yaştır ve her şeyden °n c e iş eğitiminin geciktirilmemesi gerektiğine işaret etmektedir. Bu yaşlarda yalnız kalabile cek bir çocuğun hayatını kazanabileceği bir çalışma tecrübesi edinmesi, üretken olmanın, öğrenmenin, uğraşmanın insan ve toplum çapındaki kazançları, bir işle insan arasındaki ilişkiden doğan ahlâki olgunluk fırsatları, her becerinin erken yaşlarda daha kolay kazanılabiliyor olması, iş eğitiminin geciktirilmemesi gerektiğini ortaya koyar. Çocuğun bilhassa ergenlik dönemini bir beceri kazanma uğraşısı içinde geçirmesinde sayısız fayda vardır. Çocuğun bir işle ilişkilendirilmemiş olması ergenlik problemlerini daha da büyütmektedir. Çocuğa hangi muhtevaları yüklerseniz çocuk onunla meşgul olacaktır. Sosyal, ahlâki dikkatler, spor, sanat, iş uğraşısı kazandırdığınız bir çocuk gücünü bütün bunlara dağıtacaktır. Çocuğun bir iş ve uğraşı ile ilişkisi düzenlenirken onların biyolojik-genetik özellikleri, duygusal kapasiteleri, fizik güçleri, yetenek ve ilgileri ile ihtiyaçları ve tercihleri ciddi şekilde değerlendirilmeli, hevesle değil sağduyu ile hareket edilmelidir. Bir işle uğraşan çocuk kendi iletişim becerisinin, kendi gücünün ve çalışmasının sonuçlarını elde eder. Eserini yaşar, ona dokunur, onu hisseder. İşte bu ahlâk eğitiminin ondan ayrılamaz bir parçasıdır.

Category: Ahlak Gelişimi

About Ahmed Musab Adal

1978 Kastamonu doğumluyum. Üniversitede ilahiyat fakültesini bitirdikten sonra internette birkaç özel projede yer aldım. Yaklaşık 4 yıldır blog yazarıyım. Alıntı ve uyarlama yazılarım yoğunluktadır.