Rasulüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Kabrinin Ziyareti ve Huzurunda Yapılacak Dualar

By | 30 Aralık 2021

Bil ki, hac eden herkesin, yolu düşsün veya düşmesin, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellemi ziyaret etmesi gerekir. Çünkü, Onun ziyareti taatlerin en mühimlerinden, işlerin en kazançlılarından ve isteklerin en faziletlilerindendir.

İnsan, bu ziyarete yönelip Medine yolunu tuttuğu zaman yolda Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’e çok salât getirmeli ve Medi-
ne’nin ağaçlarına, Harem’ine ve tanındığı diğer şeylere, manzaralara gözleri iliştiği zaman salât ve selâm getirmeyi daha çok sıklaştırmalı ve Allah Teâlâ’ya dua ederek Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’in ziyaretinden kendisini faydalandırmasını ve bunun bereketiyle onu iki alemde mes’ud etmesini isteyerek şöyle dua etmelidir:

Allahümmeftah aleyye ebvâbe rahmetime verzüknî fî ziyaretî kabri nebiyyike sallallahu aleyhi ve selleme mâ razagtehu evliyâeke ve ehle tâ’atike vağfir li verhamnî yâ hayra mes’ulîn.

“[Allahım! üzerime rahmetinin kapılarını aç ve Peygamberinin kabrini ziyaretlerinde dostlarına ve taat ehline verdiğin şeyi bana da ver. Beni- affet ve bana merhamet et ey kendisinden istenilenlerin en iyisi!]”

Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’in Mescid’ine girmek istendiği zaman, kitabın başında gördüğümüz üzere diğer mescidlere giriş sırasında söylenecek şeyleri söylemek müstehabdır. Tehıyyetü’l-mes-cid (mescid hediyesi olan iki rek’at namaz)i kıldıktan sonra kabr-i şerife gelerek yüzü ona, arkası Ka’be’ye dönmüş olduğu halde dört zira mesafede durmalı ve yüksek olmayan normal bir sesle selam verip:
Esselâmü aleyke ya Rasûlallahi, esselâmü aleyke ya hıyeratallahi min halkıhi, esselâmü aleyke ya habiballahi, esselâmü aleyke ya seyyidel mürselîne ve tamemen nebiyyin. Esselâmü aleyke ve alâ âlike ve ashâbike ve ehli beytike ve alen nebiyyîne ve sâiris saalihıy-ne eşhedü enneke bellağterrisâlete ve eddeytel emânete ve nasahtel ümmete fecezâkaliahu annâ efzal mâ ceza rasulen an ümmetih.

“Sana selâm olsun ey Allahın Rasulü! Sana selâm olsun en kullarından Allah’ın seçtiği! Sana selâm olsun ey Allah’ın sevdiği ! Sana selâm olsun ey Rasullerin büyüğü ve Nebilerin sonuncusu! Sana, âl e, sahabilerine, aile halkına, Nebilere ve diğer salih insanlara selâm olsun. Risaleti tebliğ edip bildirdiğine, emaneti ödediğine ve ümmete nasihat edip onların iyiliğini istediğine şahitlik ederim. Allah, bir Ra-sule kendi ümmetine ettiği hizmetten dolayı verdiği mükâfatın efdali-ni ve en üstününü bize olan hizmetin sebebiyle sana versin.]” demelidir.

Birisi, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem‘e selâm etmesini tenbihlemişse “Filan oğlu filandan sana selâm olsun ya Rasulallah” demelidir. Sonra bir zira kadar sağ tarafa gerileyerek Ebu Bekir’e, sonra bir zira kadar daha gerileyerek Ömer’e (Allah ikisinden razı olsun) selâm vermelidir. Bundan sonra, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’e karşı olan ilk yerine dönüp kendisi için ona tevessül ederek, dileklerinin kabulü için Allah katında şefaat ve aracılık etmesini istemeli ve onu vasıta yaparak kendine, anne ve babasına, arkadaşlarına, sevdiklerine, kendisine iyilik edenlere ve diğer müslümanlara dua etmelidir. Çok dua etmek için kendini zorlamalı, bu şerefli yeri fırsat bilmeli, Allah Teâlâ’ya hamd ve O’nu teşbih, tekbir tehlil etmeli, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’e salât getirmeli ve bütün bunları ziyadesiyle yapmalıdır. Sonra kabir ile minber arasındaki “Ravza’ya gelerek orada çok dua etmelidir.

Ebu Hüreyre radıyallahu anh’den rivayetimize göre, Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kabrim ile minberimin arası cennet bah-çelerinden bir bahçedir.” buyurdu.

Medine’den çıkmak ve yolculuğa başlamak isteyen kimse için sünnet olan, iki rekat namaz kılıp Mescid’e veda ederek sevdiği şeylerle dua etmesi, sonra kabre gelip, ilk yaptığı gibi selâm vermesi, -duaları tekrar edip- Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’e veda ederek

Allahümme lâ tec’al hazâ ahıral ahdi biharemi resûlike ve yessir-lil avde ilelharemeyni sebîlen sehleten bimennike ve fazlike verzüknil afve vel afiyete fiddünyâ ve âhırati vel ruddenâ salimine ğânimîne ilâ evtâninâ âminin.

“Allahım! Bunu, Rasulünün Harem’ini ziyaretimin sonu eyleme ve kolay bir şekilde, Harem’lere (Mekke ve Medine’ye bir daha dönmeyi ihsan e fazlınla bana nasib eyle. Dünya ve ahirette bana af ve afiyeti rızık et ve bizi selâmet içinde, güvenli ve kazançlı olarak yurtlarımıza ulaştır.” demesidir.

Allah’ın, toplanmasını bana muvaffak kıldığı hac zikirleri böylece son buldu. Bu kitaba göre biraz uzun geldi ise de bildiklerimize nis-betle bunlar, az ve kısadır. Kerim olan Allah’dan, bizi taatine muvaffak etmesini, bizimle arkadaşlarımızı, keramet yurdunda birleştirmesini dileriz. “Rasulüllah sallallahu aleyhi ve sellem’in kabri yanında oturuyordum. Bir bedevi geldi ve şöyle dedi:

Sana selam olsun Ya Rasulallah! Allah Teâlâ’nın “Onlar, kendilerine zulmettiklerinde sana gelip Allah’dan mağfiret dileseler ve peygamber de onlara mağfiret dileseydi, Allah’ın, tevbeleri daima kabul ve merhamet eden olduğunu görürlerdi.”‘9) dediğini işittim ve ben günahlarımdan istiğfar etmek ve bunda senin şefaatini dilemek için geldim.

Adam daha sonra şu manzumeyi söyledi:

Ey kemikleri ovada gömülenlerin en iyisi
O kemikler ki, güzel kokusuyla ova ve dağlar kokuyor
Senin durmakta bulunduğun bir kabre canım feda olsun
Bir kabir ki iffet ondan, cömertlik ve kerem, ondan akıyor

Utbî şöyle dedi: Bedevi adam, sonra ayrılıp gitti. O sırada uykum bastı. Rüyada Rasulüllahsallallahu aleyhi ve sellem’i gördüm ve bana:
– Ya ütbi! O bedeviye yetiş ve Allah Teâlâ’nın onu affettiğini kendisine müjdele, buyurdu.